Çevremizde her gün birçok değişiklik olur fakat biz bunların ancak bazılarını fark edebiliriz. Hele her gün hep aynı yerlerden gidip geliyorsak, değişiklikler bize olağan gibi gelebilir. Yabancı bir göz çok sıklıkla görmediği bir ortama, eğer alıcı gözle ve dikkatlice bakabiliyorsa, ortamda oluşmuş bütün olumlu ve olumsuzlukları, her türlü teferruatıyla fark edebilir.
Bir gün alış veriş için Tabaklar mahallesindeki eski Kiler Markete uğramıştım. Market çıkışında rastladığım çevre dostu bir arkadaşım,”şu Fındık ağacına bak, zavallı ağacın geleceği hiç de iyi değil” diyerek kaldırımın kenarındaki ağacı gösterdi. Niye geleceği iyi değil diye sorduğumda ”şu nadide ve Dünyada çok az bulunan ağacın haline bak, kaldırımın kenarındaki parke taşların içinde bir avuç topraklı yere dikmişler, ağaç şimdiden kaldırım taşlarını kabartmış, doğal ortamda çok büyüyebilen bu ender ağacı dikecek başka yer bulamamışlar mı” dedi. Arkadaşıma ”haklısın, aslında ülkemizde Bolu’muza has olan ve birkaç tanede Kastamonu civarında bulunduğu söylenilen bu özel ve nadide Fındık ağaçlarına maalesef gereken ilgi ve alaka maalesef gösterilmiyor” dedim.
Bu konusunu yazmaya çalıştığım Fındık ağacının meyvesinin Bolu’muzda ipe dizili olarak satıldığını, Fındık şekerini yalnız bu Fındıktan yapıldığında hakiki Fındık şekeri tadında olduğunu Bolu’da yaşayanların büyük bir bölümü bilirler. Gelgelelim bu özel ve nadide Fındık ağacını gördünüz mü diye sorduğumuz kişilerin büyük bir çoğunluğuysa, hayır görmedim diye cevaplıyorlar.
Eski Kiler Marketin ön güney yönü köşesindeki bu ağacın ne ağacı olduğunu gelen geçen birkaç kişiye sorduk. Aldığımız cevap ise çoğunlukla ”hayır” oldu. İşte bizlerin çevremize ne gözle baktığımızın bir açık delili dedim kendi kendime. Şuna inanıyorum ki, o tarihlerde müşteri trafiği bir hayli yoğun olan Marketten alışveriş yapanların birçoğu, bu nadide Fındık ağacına, sıradan bir ağaç gözüyle bakmışlardır.
Bana göre böyle özel ve Bolu’muza has bir ağacın yeri Bolu Belediye meydanında en göze batan bir yerde olmalıydı ve özel tanıtım levhasıyla da tüm özellikleri tanıtılmalıydı. Bolu’da yaşayanların çok iyi bildiği gibi, Belediye meydanında dikilmiş olan ağaçların birçoğu maalesef ithal ağaç türleri ve doğal ortamda da Bolu’muz çevresinde bulunmayan ağaç türleri, gerçi yeni meydan yapılanmasında o ağaçların akibeti de belli değil. Dünyada çok az olan bu nadide Fındık ağacının çoğunluğunun da Bolu’muzun çevresinde bulunduğu ve bazılarının boylarının 30 metreye, çaplarının 1-2 metreye ulaştığı bu ağaçları çevremize ve doğaseverlere tanıtamıyorsak buda ilgililerin ve bizlerin ayıbı değil mi?
Turizmde bir yerlere varabilmeyi hedefliyorsak, bu konuda görevli herkes güzel Bolu’muzun doğal güzelliklerinin tanıtımı için elinden geleni yapmalıdır. Bu hususta Turizm ve tanıtımı konusunda görevli olanlara çok iş düşüyor. Senelerdir sadece söylemde kalan Bolu’muzun doğal güzelliklerinin neler olduğu ortaya konulmuş değil. Cennet gibi bir yöre olan Bolu’da yaşıyoruz ama bunun ne değerini bilebiliyoruz, nede bilenlere yardımcı oluyoruz.
Çevre aşığı ve doğa dostu kişilerin görebilmek için maddi manevi imkanları ile bile zor ulaşabileceği güzellikler etrafımızda, ama bizler sanki bakar kör gibi hiçbir şeyin farkında bile değiliz. Çünkü bizler hep bu güzelliklerin içinde yaşadığımızdan nelere sahip olduğumuzun farkında bile değiliz. Bu güzelliklerden faydalanıp iyi bir gelir elde edebilecek, Turizm kuruluşlarının da neden bu konularla ilgilenmediğini bir türlü anlayabilmiş değilim,
Bir sonraki yazıda buluşmak üzere, hoşça kalın.
