Tanju Başkanla yaklaşık 20 yıldır tanışırız.
Çok kavgalarımız oldu, çok ağır yazılar yazdım.
Öyle yazılar ki;
Bugün karşıma çıkıp tekrar okuduğumda, utancımdan yerin dibine giresim geliyor.
Gençtik, kanımız kaynıyordu, cümlelerimizin pek ayarı yoktu.
Dava açsaydı en azından bir kaçından ceza alırdım.
Ama Tanju Başkan hiçbir yazıma dava açmadı.
Sadece bir yazımdan sonra birkaç ay küstü, konuşmadı.
Haklıydı.
***
Geçmiş yıllarda bir gün;
Tanju Başkan’ın kayını Erkan’la tanıştık.
Abi dedi, ‘ben sana sinir oluyordum biliyor musun?
Tanju abi her sabah; ‘Demirci yine neler yazmış der morali bozulurdu. Moralini düzeltmek için akla karayı seçerdik.’
Aslında benimkisi, hassas yanımı, zedelenir korkusuyla yüreğimin en tenhasına saklamaktı.
Ne bileyim belki de mutsuzdum.
Mutsuz insan hırçın ve saldırgan oluyormuş, mutlu olunca (yeni) anladım.
***
Yerel seçimleri takip edenler bilir.
Tanju Özcan’a ciddi muhalefet yaptım.
Televizyonlarda, gazetemde o dönem sürekli dile getirdim;
‘Tanju Özcan başarılı bir Milletvekili, Bolu vekilinden olmasın. Tanju olmazsa Ak Partili vekillerde çalışmaz’ demiştim.
Hakkını vermek lazım, Milletvekilliği döneminde Bolu’da çözemediğimiz her konuyu Meclise taşıdı. Yanımızda oldu. Gölcük bunların başında gelir.
Diğer yandan, Fatih Metin ve ekibinin bu işi daha iyi yapacağına olan inancımız vardı.
Ki, kişisel olarak Tanju Özcan’ın olması benim için daha iyiydi.
Fatih Metin başkan olsaydı. Çok geçmez Alaaddin Yılmaz gibi gelir gazetemi mühürlerdi.
Bu bi tahmin tabi.
Ama Tanju Başkanla 3 yıldır kişisel olarak hiçbir sorun yaşamadım.
Dilediğimce eleştirdim, zaman zaman ağır eleştirilerim de oldu.
Hiç biri için tepki koymadı.
Hatta aradı, tartıştık, konuştuk, kaldığımız yerden devam ettik.
***
Diğer taraftan, Alaadin Yılmaz döneminde gazetem hukuksuz bir şekilde mühürlenip, sokağa atıldığımızda yanımda Tanju Özcan vardı.
Ömrümce hiç vefasız olmadım, yapılan iyilikleri hiç unutmadım.
Bugün Fehmi Küpçü’ye kalemimin varmaması da bu nedenledir.
Şimdi böyle gazetecilik mi olur diyeceksiniz.
Varsın buda benim eksikliğim olsun.
***
Bugüne gelelim;
İki haftadır yaşananları büyük bir üzüntüyle takip ediyorum.
Bolu olarak onlarca sorunum varken uğraştığımız işlere bakın.
Yok onu dedin, bunu dedin, bana baktın el salladın, yan baktın.
Olacak iş değil.
Tanju Başkanın söylediklerini tasvip edecek değiliz.
Lakin o cümleyi söylerken, Meclis te gülenler,
Daha ağırlarına ses çıkartmayanlar,
Biran da Ankara’yı ayağa kaldırdılar.
Bir hafta sonra Bülent Oturak’ın ‘dul kadın’ ifadesi en az Tanju Başkanın ki kadar kabul edilmezdi.
Fikirde, tepkide insanın içinden gelecek,
Sökme akıl kırk adım gitmez hesabı...
***
Bizim yüreğimiz;
Siyasetle yapamadıklarını algıyla yapmaya kalkanların yanında hiç olmadı.
Bundan sonrada olmayacak.
Kalemimiz Tanju Özcan’ı yapamadıklarıyla yargılayacak.
Şimdi CHP Tanju Başkanı ihraç eder mi, etmez mi bilinmez.
Çok ta umurumda değil.
Lakin Bolu olarak boşa geçen hiçbir günümüz geri gelmez...
DAHA FAZLASI İÇİN GAZETENİZİ ALMAYI UNUTMAYINIZ...
