Türk Sağlık Sen Bolu Şube Başkanı Furkan Özübek, yazılı olarak yaptığı basın açıklamasında İzzet Baysal Devlet Hastanesinden yapılan bazı uygulamalara tepki gösterdi. Özübek açıklamasında adaletin hakim olduğu, mevzuatın esas alındığı bir çalışma düzeni istediklerini söyledi.
Özüpek yaptığı açıklamada; “bir yerde yönetim açısından acziyet oluşursa orada başka unsurlar devreye girer ve çalışma hayatı herkese zindan olur, haksızlıklar tahammül edilemez noktaya ulaşır. Çalışama barışı diye bir şey ortada kalmaz. Birilerinin adamı, başka güçlerin emrinde olanlar cirit atmaya kurumu her açıdan zedelemeye başlar” dedi.
‘HER DAİM MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ’
Türk Sağlık-Sen olarak kamu kurumlarındaki yöneticilerden temel beklentilerinin çalışanlara adaletli davranılması ve hiç kimseye ayrıcalık sunulmaması olduğunu belirten Furkan Özübek; “Ne hak yensin, ne birine imtiyaz tanınsın kanun, mevzuat ne diyorsa o yapılsındır gayemiz. Bunu da kamu yönetiminin nitelikli ve sağlıklı olması için isteriz. Fakat görüyoruz ki bazı kamu kurumlarında kimin yönetici olduğu, kimin yönettiği birbirine karışmış. Bolu devlet hastanesinde ipler kimin elinde belli değil. Hükmü veren, gölge yöneticilik yapanlar var. Geçtiğimiz günlerde bir temsilcilimize de iftira hakkında onlarca şikayet olan malum bir kişi görevden alınıyor fakat ödül gibi bir atamayla farklı bir sorumluluk veriliyor. Yaptığı her kötü iş adeta takdir ediliyor. Peki bunu yapan kim, yaptıran kim, idareye bu konuda baskı kuranlar mı var. Mesai dışı çalışmada arkadaşlarımızın hakkı ödenmiyor, birilerine iltimas geçiliyor, onlar açıkça kayrılıyor. Emek veren hizmet edenin hakkı yok sayılıyor. Üstüne üstlük birde bu arkadaşlarımız türlü baskılarla mesai dışı çalışmaya zorlanıyor. Kısacası hastanede her açıdan yönetim ve idare neresinden utsanız elinizde kalıyor. Kurumu kendi çiftliği gibi görenlere müsaade ediliyor. İstedikleri gibi at oynatmalarına ses çıkarılmıyor. Bu düzen devlet, çalışan ve millet lehine acilen değiştirilmelidir. Böyle sağlık hizmetleri yürütülemez, böyle bir idare şekli ile kaliteli hizmet sunumu sağlanamaz. Çalışma barışı tesis edilemez, kuruma huzur gelmez. Biz bu yaşanan tüm sıkıntıları ilgililere de ileterek gereğinin yapılmasını isteyeceğiz. Durumu Ankara’ya kadarda taşıyacağımızdan herkes emin olsun. Mücadelemiz daha iyi çalışma koşulları, adaletin hakim olduğu, mevzuatın esas alındığı bir çalışma düzeni, hak edene hakkının verildiği bir Mutlu Çalışan Mutlu Türkiye idealinin hakim olduğu bir çalışma hayatıdır. Bunun içinde her daim mücadeleye devam ediyoruz, edeceğiz” ifadelerini kullandı.