TÜRK Sağlık Sen ve Türkiye Kamu Sen Bolu Şubesi Başkanı Furkan Özübek, geçtiğimiz günlerde 112 çalışanına bir hasta tarafından yapılan saldırı üzerine yazılı olarak basın açıklaması yayımladı.
Yapılan saldırıyı şiddetle kınayan Furkan Özübek, sağlıkta şiddete en ağır cezaların verilmesi gerektiğini belirterek, sağlık kurum ve kuruluşlarının sıfır toleranslı alan ilan edilmesi önerilerinin süratle hayata geçirilmesi gerektiğini dile getirdi.
‘ISRARLA DİLE GETİRMEYE DEVAM EDECEĞİZ’
TÜRK Sağlık Sen Bolu Şubesi Başkanı Furkan Özübek yaptığı açıklamada; “Sağlıkta şiddetin vahşete dönüştüğünü, insanlıktan çıkmış zorbaların histerik bir halde vahşice sağlık çalışanlarının canına kast ettiğini görüyoruz. Dünde 112 çalışanlarımız bir hasta tarafından saldırıya uğrayarak darp edilmişler ve 3 günlük rapor almışlardır. Kendilerine geçmiş olsun diyoruz. Saldırganın en ağır cezayı almasını istiyoruz. Vicdanını kaybetmiş, zerre insanlıktan nasibini almamışlara gösterilen her toleransın sağlıkta şiddetin daha da arttıracağı bilinen ve yaşanılan bir gerçektir. Türk Sağlık-Sen olarak sorumlu sendikacılık anlayışımız gereği sağlıkta şiddetin en aza indirilmesi gerekenleri, bu konudaki çözüm önerilerimizi ısrarla dile getirmeye devam edeceğiz” dedi.
‘AKSİ TAKDİRDE ŞİDDETİN ÖNLENMESİ MÜMKÜN DEĞİL’
Özübek, açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi; “Bir kez daha ifade ediyoruz; Sağlık kurum ve kuruluşlarının sıfır toleranslı alan ilan edilmesi önerimiz süratle hayata geçirilmelidir. Buradaki herhangi bir suçun ertelemesi, paraya çevrilmesi imkansız hale getirilerek hapis cezası ile cezalandırılması gereklidir. Sıfır toleranslı alan uygulaması dışında İstinasız tutuklu yargılama ve şiddet uygulayanlara acil haller dışında kamu sağlık hizmetinin belirli bir süre ücretli verilmesi gibi önlemler acilen hayata geçmelidir. Şiddeti önlemenin yolu da bu düzenlemeleri uygulamak ve asla taviz vermemekten geçmektedir. Hiç kimseyi ayırt etmeden bu çirkinliği, vahşeti gerçekleştirene hak ettiği ceza verilmelidir. Aksi takdirde ne yazık ki şiddetin önlenmesi mümkün değildir. Sağlık çalışanlarının yaşadıklarına bir son verilmesinin başka bir çaresi yoktur. Sağlık çalışanları şiddet sarmalından bir an önce kurtarılmalıdır. Kınamakla, unutmakla ve münferit bir olay gibi görmekle bu şiddetin ne sonu gelir ne de çalışan kendini güvende hisseder. Hastaları hayata tutunmaya çalışırken kendi hayatını kaybetme endişesi yaşamalarına sağlık çalışanlarının artık tahammül edecek sabrı kalmamıştır. Bu nedenle bir kez daha vurguluyoruz; sağlıkta şiddette kesin çözüm için en kısa sürede somut adım atılmalı, en ağır cezalar verilmelidir. Bunun yanı sıra kolluk kuvvetleri ile koordineli olarak bir şiddeti önleme ve şiddetten koruma uygulaması hayata geçirilmeli, emniyet güçlerimizle sağlık çalışanlarımız arasında bir koordinasyon sağlanmalıdır. Sağlık çalışanlarına şiddet olayında süre v.b açılardan maddi hasarlı trafik kazalarına gelir gibi bir tutum sergilenmemeli, en kısa zamanda olay yerine intikal edilmesi için gerekli prosedürler oluşturulmalıdır. Böylelikle oluşabilecek bazı felaketlerinde önüne geçmiş olunacaktır.”
