Bolu’da yayın yapan yerel televizyon kanalı Abant TV’nin sahibi Mehmet Altun, Abant TV’de gerçekleştirdiği Abant Objektif Programlarında, konuklarının Bolu Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz’ı eleştirmelerine izin vermezdi. O kadar abartmıştı ki, işi Aladdin Yılmaz fetişizmine kadar getirmişti. Konukları daha A demeden Alaaddin Yılmaz’ı eleştirecekler diye konuşturmazdı.
Gün oldu devran döndü bir de ne görelim! Bizim Alaaddin Yılmaz fetişisti Mehmet Altun, Gazeteci-Yazar İmdat Aslan’la çıktığı Abant Objektif Programında Alaaddin Yılmaz’a zehir zemberek sözler sarfediyor. Duy da inanma. Acaba yanlış mı duyuyorum diyerek şöyle yüzümü bir tokatladım, ama nafile duyduklarım ve gördüklerim gerçekti. Mehmet Altun, televizyonculukla karıştırdığı kıyakçılık işinde hayal kırıklığına uğramış, çok sevdiği Alladdin Yılmaz’dan hiç beklemediği bir ihanet görmüş, bunun acısıyla feryat figan ediyor.
Mehmet Altun, Abant TV’de İmdat Aslan ile gerçekleştirdikleri ve FETÖ ile mücadeleye ağırlık verilen programından rahatsız olan ve dörtlü çete adını verdikleri Alaaddin Yılmaz, Fatih Metin, İl Başkan Vekili ve Fehmi Küpçü’nün, Abant TV’yi şikayet ettiklerini ve bunların şikayetlerinden dolayı da kanalın frekans değişikliğine gitmek zorunda kaldığını söyledikten sonra, Alaaddin Yılmaz’ı eteğinin altındaki taşları dökmekle tehdit ediyor. Çağ Hukuk Derneği soruşturmasından dolayı da Ak Parti Bolu Milletvekili Fehmi Küpçü’nün adını zikrediyor ve ‘’ben kutlama mesajlarını dahi para almadan yayınladım’’ diyor. Ama gel gör ki davet edildikleri halde ne Alaaddin Yılmaz ne de Fehmi Küpçü Abant TV’de programa çıkmamışlar. Dahası Bolu’da yeni kurulan Merkez TV’de programlara katılmışlar.
Şimdi Mehmet Altun’a şu hakikatleri hatırlatmakta fayda var. Bolu Dağı davasında İçişleri Bakanlığı tarafından hakkında soruşturma izni verilen ve bu iznin ardından basına itiraf gibi açıklama yapan Bolu Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz’ı severek, onu eleştirtmeyerek, FETÖ mücadelesi yapılmaz. FETÖ’ye karşı tavır alınmış olunmaz. Nitekim Mehmet Altun programlarında FETÖ karşıtı yayınlar yaparken, bu saydığı dörtlünün rahatsız olduğunu ve Abant TV’yi şikayet ettiklerini söylüyor. Eğer bu dörtlü Mehmet Altun’un Abant TV’sine dokunmasalarmış, Mehmet Altun eteğindeki taşları saklayacakmış. Bu mu televizyonculuk, bu mu vatanseverlik? Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın diyerek bildiğin şeylere göz yumduğun gibi bir sonuç ortaya çıkıyor. Madem ki sen vatanseversin madem ki FETÖ ile mücadeleye katkı veriyorsun o halde ne biliyorsan söyle, eteğindeki taşları dök ortaya. Kim nedir ne değildir öğrenelim.
Bugün yaşadığımız süreçte görüyoruz ki Ak Parti Bolu Teşkilatı’nda büyük bir yozlaşma hakim. Kimin ne ayak olduğu belli değil. Kalabalık toplantılarda FETÖ aleyhine parlak nutuklar atanlar, aslında FETÖ mücadelesine katkı vermemekte, FETÖ mücadelesi verenleri de içten içe susturmaya çabalamaktadırlar. Basın ve Yayın Hürriyeti ile Düşünce ve İfade Özgürlüğü gibi anayasal hak ve özgürlükleri sınırlandırmak için gayret sarf etmek, bir televizyon kanalını şikayet etmek, söyleyecek sözü olmayan suçluların işidir. Kendinden emin olan herkes, hangi TV kanalı olursa olsun çekinmeden aslanlar gibi programa çıkar, sorulan sorulara cevap verir.
Mehmet Altun, Alaaddin Yılmaz deneyiminin ardından umarım kıyakçılığın sonunun ayakçılık olduğunu görebilmiştir. Bir televizyoncu olarak, kamusal bir hizmeti yerine getiren biri olarak, kişilerin değil kamunun haklarını savunması gerektiğini anlayabilmiştir. Televizyon benim istediğim kişiyi konuştururum ve istediğim kişiden yana olurum demekle olmuyor. Eğer öyle dersen elin oğlu çıkar bir televizyon kanalı kurar, senin sitem ettiğin adamları da elinden alır öylece bakakalırsın.